Böbrek Vericisinin Dikkat Etmesi Gerekenler

Böbrek nakillerinde dünyanın kabul ettiği bazı uygulamalar ve incelemeler vardır. Bu kriterler sağlanırsa böbrek nakli yapılabilmektedir.

1-Kan grubu uyumu:

Böbrek vericisinin ve hastanın, kan gruplarının değerlendirilmesinde, kan nakli için konulmuş olan kurallar geçerlidir. Hasta ile verici aynı kan grubundan ise nakil yapılır. Bunun dışında 0 kan grubundan olanlar genel verici, AB kan grubundan olanlar ise genel alıcılardır. RH uyumu nakilde bir önem taşımaz. Kan grubu uygun olursa hasta ve verici de yapılacak diğer tetkiklere başlanır.

2-Doku grubu uyumu:

Doku grubu ne kadar uyum sağlarsa transplante edilen organın yaşam süresinin o kadar uzun olması beklenir. Kadavra ve akraba vericilerden yapılan nakillerde doku uyumuna çok dikkat edilir.

3-Cross-match testi:

Hasta ve böbrek vericisinin arasında yapılan cross-match testinin negatif olması gerekir. Bu test pozitif olması durumunda nakil işlemi yapılamaz.

4-Panel reaktif antikorlar:

PRA kan transfüzyonu, hamilelik ve daha önceki nakillerden kaynaklanabilir. Bu anti-HLA antikorların nakil öncesi muhakkak tespit olması lazımdır. PRA çok yüksek olması halinde ise bu antikorların düşürülmesi için tedavi uygulanır.

ORGAN BAĞIŞINDAN ÖNCE VERİCİLERDE YAPILAN İNCELEMELER

1- Fizik muayene:

Böbrek vericisinin sadece böbrekleri değil, bütün organ ve sistemler ayrıntılı olarak gözden geçirilir. Bu muayene esnasında herhangi bir hastalık tespit edilirse mümkün ise tedavi edilir ve ondan sonra organ bağışlaması gündeme gelir.

2- İdrar incelemesi ve böbrek fonksiyon testleri:

Böbrek vericisinin, böbreklerinin sağlam olduğundan emin olmak için, başvurunun ilk günlerinde pek çok kez idrar incelemeleri ve böbrek testleri yapılır. Böbreklerde görevini yapmakta bir sorun olursa, vericinin sağlığını tehlikeye atmamak için organ bağışından vazgeçmesi önerilir.

3- Kan incelemeleri:

Yapılacak çeşitli kan tahlillerinin normal olması, sağlıklı olunduğu organ bağışında bulunabileceği ve bu sebeple ileride daha az sorun olacağı durumunu açıklaması açısından önemlidir.

4- Bulaşıcı bir hastalığınız var ise, bu hastalığa sebep olan mikroplar, böbrek nakli sırasında alıcıya geçer ve ameliyat sonrasında soruna yol açar. Bu sebeple idrar ve boğaz kültürleri ile birlikte değişik kan tahlilleri de yapılır ve bulaşıcı bir hastalık olmadığından emin olunur. Bu şekilde bir hastalık tespit edildiğinde, tedaviye başlanır ve tekrar sağlık kazanıldığında organ bağışı kabul edilir.

Böbrek Nakli Sonrası Kreatinin Yükselmesi

Böbrek nakli sonrası alıcılar, sağlıklı ve uzun yaşamak için yapılması gerekli olan kontrollere özen göstermeli, ilaçlarını düzenli kullanmalı, bol su içmeli ve genel sağlık kurallarına uyacak şekilde bir hayat tarzını benimsemeliler.

Böbrek nakli olan hastalara verilen takip formu hastalara yardımcı olacaktır. Nakil olan hastalar özellikle ilk yıl her şeye çok dikkat etmelidir. Çünkü bir yıl sorunların en fazla olduğu bir dönemdir. Bundan sonra alıcılar sağlıklı bir yaşam sürdürebilir. Hastalar bir yıl içinde düzenli kan vererek, böbrek nakli sonrası kreatinin yükselmesinin ne seviyede olduğunun takip edilmesini sağlar ve ilaçların doz ayarlaması yapılır. Hastanın durumu da yapılan kontrollerde sıklığını belirlemeye yardımcı olacaktır.

Böbrek nakli olan kimseler bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlarla, antibiyotik ilaç kullanırlar. İhtiyaç olduğu durum da tansiyon ilaçları ve kolesterol ilaçları da kullanılabilir. Böbrek sağlığı konusunda bağışıklık baskılayıcı ilaç kullanımı önemlidir. Hastaların nasıl kullanması konusunda bir çizelge hazırlanır, buna uygun şekilde ilaçlar zamanında ve verilen dozlarda kullanılır.

BÖBREK NAKLİ SONRASI ENFEKSİYON OLUŞMASI

Böbrek nakli sonrası hastalarda enfeksiyon olması riski her zaman vardır. Böyle bir durumda hemen doktora gitmelidir. Nakil olan hastalarda birkaç ayda ya da yıllarda enfeksiyon olabilir. Ateşin 37,5 derecenin üzerinde olması, halsizlik, üst solunum yolları enfeksiyonu gibi durumlarda dinlenme uygun görülür. Fakat uzun süren ishal, idrarda yanma, kusma, bulantı ve titreme gibi durumlarda vakit geçirmeden doktora gidilmelidir.

BÖBREK NAKLİ SONRASI ORGAN REDDİ

Böbrek nakli olan kimselerde nadiren de olsa organ reddi olabilir. Hastalardan alınan kan örneğiyle yapılan tetkiklerde böbrek nakli sonrası kreatinin yükselirse, erken aşamada organ reddi teşhisi konabilir. Bundan dolayı iyi takip edilirse, düzelme imkânı vardır. Hastaların kontrolleri aksatmaması lazımdır. Bunun haricinde başka belirtilerin olması halinde doktora gidilmesi gerekir.

  • Greft bölgesinde ağrı, şişlik ve hassasiyet olursa
  • Ateş ve kan basıncında yükselme olursa
  • Hızlı kilo alma, ödem ve sıvı birikimi olursa
  • Böbrek nakli sonrası kreatinin yükselmesi ve üre yükselmesi olursa
  • Bulantı, kusma, genel vücut ağrısı, iştahsızlık, halsizlik gibi şikâyetlerin artması durumunda mutlaka doktora başvurulmalıdır.

Böbrek Nakli Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

Böbrek nakli alıcılarının sağlıklı ve uzun bir ömür sürmesi için yapılacak kontrollere özen göstermesi, düzenli olarak ilaçlarını kullanması, bol su içerek ve genel sağlık kurallarına uyacak bir yaşam tarzı benimsemesi gereklidir.

Böbrek nakli sonrası nelere dikkat edilmesi gerekenler konusunda hastalara verilen takip programı bu konuda yardımcı olacaktır. Böbrek nakli olan kimseler ilk bir yılda her şeye dikkat etmelidir. Bu dönem en önemli süreçtir. Bu dönemden sonra alıcılar sağlıklı bir yaşam sürdürebilir. Hastalar bir yıl içerisinde düzenli bir şekilde kan vererek, gerekli tetkikleri yaptırmalıdır. Bu şekilde nakledilen böbreğin fonksiyonları takip edilir ve ilaçların doz ayarlanması yapılır. Hastanın durumu yapılan kontrollerin sıklığını belirlemeye yönelik önemli bir unsurdur.

BÖBREK NAKLİ SONRASI NELERE DİKKAT EDİLMELİ

  • Kilo kontrolü ve tansiyon takibi yapılmalı,
  • Sağlıklı beslenmeye dikkat edilmeli ve bol su içmeli,
  • Vücut ısısı devamlı bir şekilde takip edilmeli,
  • Şeker hastaları kan şekerini kontrol etmeli,
  • Düzenli bir şekilde egzersiz yapılmalı, yürüyüş programları hazırlamalı,
  • Sigara içilmemeli, sigara içilen ortamlara girilmemeli,
  • Diş bakımı yapılmalı ve genel temizliğe özen göstermeli,
  • Böbrek nakli sonrası bir ay kadar araç kullanmamalı,
  • Evcil hayvanlardan uzak kalınmalıdır.

Böbrek nakli sonrası dikkat edilmesi gereken konulardan birisi de ilaç kullanımıdır. Nakil sonrası bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar ile antibiyotik ilaçlar kullanılır. İhtiyaç halinde ise kolesterol ve tansiyon ilacı da kullanılır. Hasta olan kişilere bu ilaçları nasıl kullanacağı konusunda yardımcı olmak amacı ile bir çizelge hazırlanır. Buna uygun bir şekilde ilaçlar zamanında ve belirlenen dozda kullanılır.

Böbrek nakli sonrası dikkat edilmesi gereken enfeksiyon oluşması riskine karşı tedbirli olunmalıdır. Böyle bir sorun olursa vakit geçirmeden doktora gitmelidir. Böbrek nakli olan kişilerde birkaç ay ya da yıllar sonra enfeksiyon oluşabilir. Ateşin 37,5 derecenin üzerinde olması, halsizlik, üst solunum yolları enfeksiyonu gibi durumlarda istirahat tavsiye edilir. Fakat uzun süreli ishal, idrarda yanma, kusma, bulantı ve titreme gibi rahatsızlıkta hemen doktora gidilmelidir.

Böbrek nakli sonrası nadiren de olsa organ reddi durumu ortaya çıkabilir. Hastadan alınan kan örneği ile yapılacak tetkiklerde kreatin seviyesi yükselirse, erken aşamalı organ reddi teşhisi yapılabilir. Bu tip hastalar iyi takip edilirse düzelme olabilir. Bundan dolayı kontrollerin düzenli yapılmasında yarar vardır.

Böbrek Biyopsisi Sonrası Nelere Dikkat Edilmeli

Böbrek biyopsisi, iğne ile ameliyatsız bir şekilde böbrek dokusundan veya böbrekteki bir tümörden kesin tanı koymak için küçük bir parça alma işlemidir. Girişimsel radyoloji bütün iğne biyopsilerini görüntüleme rehberliğinde sağlar. Kör biyopsi denilen görmeden biyopsi alma yöntemi kullanılmaz. İğne biyopsisi ultrason eşliğinde alındığında en güvenli yöntem olur.

Böbrek biyopsisinin iki tane amacı vardır:

  1. Daha önce yapılan diğer testlerde açığa çıkarılamayan böbrek hastalığına kesin tanı koymak.
  2. Böbrekte olan bir tümöre kesin tanı koymak. Bu şekilde var olan tümörün iyi veya kötü huylu olduğu çıkartılır ve tedavi planlaması için tümöre ait tiplendirmeler yapılır. Her böbrek tümörüne iğne biyopsisi yapmak gerekli değildir. Bazı durumlarda doğrudan ameliyat yapılabilir.

Bütün iğne biyopsilerinde olduğu gibi, böbrek iğne biyopsisi de güvenilir bir yöntemdir. Ancak biyopsiye ait riskler ve gelişebilecek sorunlar da vardır. İğne girim noktası lokal anestezi ile uyuşturulur. Bundan dolayı iğne giriminde ağrı hissedilmez. Fakat böbrek biyopsisinde böbreğin kapsülü geçerken hafif ağrı hissedilebilir. Veya çoğunlukla yapılan işlemi hasta bilmediğinden dolayı korku, heyecan ve endişe duyabilir. Bunun için her biyopsi öncesi damardan ağrı kesici ve sakinleştirici verilir. Bu narkoz değildir. Genel olarak çok emniyetlidir. İşlem çok kısa olduğu için uyutmak gerekmez. Hasta istediği takdirde uyutmada sağlanabilir.

BİYOPSİ NASIL YAPILIR

Gerekli hazırlıklar yapıldıktan sonra ultrason ile biyopsi alınacak bölge tespit edilir. Girilecek noktaya karar verilir. Girim noktasının uyuşması sağlanır. Biyopsi iğnesi ile böbreğe girilir ve biyopsi alınması işlemi gerçekleştirilir. Bölgenin ince ile uyuşması ile biyopsi alımının bitmesi beş dakikadan daha az bir zamanda gerçekleşir.

Genellikle iğne biyopsileri için ikili iğne sistemi kullanılır. Bu şekilde böbreğe tek bir iğne giriş yapılır. Daha sonra bu iğne içinden ikinci bir iğne ile örnek alınır. Bunun avantajı böbreğe tek giriş ile birden fazla örnek alma şansının bulunmasıdır. Böbrekte kanama ihtimali artmaz ve yeterli örnek alınabilir.

Biyopsi alımından sonra kanamanın olduğu ya da olmadığını anlamak için, ikinci bir kan alınarak ya da ultrason inceleme yapılarak kontrol edilir ve hasta evine gönderilir.

BİYOPSİ SONRASI

Hastanın geç dönemde olabilecek kanama ihtimaline karşı takip etmek gereklidir. Bu sebeple biyopsiden sonra dört saat kadar hastanede takip edilir.

Eve gidince iki saat kadar istirahat edilir. Az miktarda sıvı alınabilir. Bulantı, kusma yoksa her türlü sıvı alınabilir. Biyopsi bittikten dört saat sonra normal yemek yenilir. Her hangi bir kısıtlama yoktur. İğne girim noktasında ya da başka bölgede ağrı varsa, herhangi bir ağrı kesici ilaç kullanılır. Normal yaşama devam edilir.

Böbrek Nakli Yaş Sınırı

Canlı veya ölmüş bir kimseden alınmış olan bir organın, böbrek sorunu olan bir hastaya nakil edilmesi işlemine böbrek nakli denilir. Yapılan bu nakil ameliyatından sonra hastaya bir takım ilaçlar verilir ve tamamen normal hayatına devam etmesi hedeflenir. Bu sayede kişiler yaş sınırı olmadan iş hayatlarına kaldıkları yerden devam edebilir, bayanlar çocuk doğurabilir ve diğer gündelik işlerine devam edebilirler.

Böbrek nakil ameliyatının diyalize göre bazı avantajları bulunmaktadır. Böbrek nakli yaş sınırı olmadan yapılan ameliyatlar son dönemlerde en iyi tedavi seçeneği olduğu artık şüphe götürmeyen bir gerçek olmuştur. Diyaliz yöntemleri ile en iyi koşullarda sağlıklı bir insanın yapmış olduğu bir işin %5’i kadarını yapabilmektedir. Böbrek nakli ile gerçekleştirilen başarılı bir operasyon sonucunda bunun 10 katını sağlamaktadır. Yani sağlıklı bir insanın sahip olduğu 2 böbreğinin yaptığı işlemin yarısını… Nakil işleminin böbrek hastalarına sağladığı en iyi avantajlardan birisi de diyaliz işleminden kurtarmaktır.

Böbrek nakli için yasalarımızca bazı sınırlandırmalar yer almaktadır. Canlıdan organ ve doku nakillerinin denetim işlemlerinin kolaylaştırılması adına Sağlık Bakanlığı tarafından Ulusal Organ ve Doku Nakli Koordinasyon Sistemi Yönergesi belirlenmiştir. Bu yönergeye göre, canlıdan organ ve doku nakli, alıcının dördüncü dereye kadar kan ve hısımlarından (dördüncü derece de dahil) yapılabilmektedir. Bu yönergeye göre, yukarıda belirlenmiş kapsam dışında kalan organ ve doku vericileri ile ilgili durumlar, Organ ve Doku Nakil Merkezleri’nde bulunan Yerel Etik Kurulu tarafından değerlendirilip uygun olması haline nakil işlemi gerçekleşmektedir.

Dördünce derece hısım bağı kavramı da Medeni Kanunumuzun 17.Maddesinde belirlenen kan hısımlığının derecesi, hısımlarının birbirine bağlanmasıyla oluşa doğum sayısıyla tespit edilmektedir.

Kan hısımlığındaki kişinin akrabalık derecesine göre aşağıdaki tablo baz alınmaktadır:

  • 1. derece akrabalar: Annesi, babası, çocuğu
  • 2. derece akrabalar: Kardeşi, dedesi, ninesi, torunu,
  • 3. derece akrabalar: Amcası, halası, dayısı, teyzesi, yeğeni (kardeş çocuğu)
  • 4. derece akrabalar: 3.derecede yer alanların çocukları.

Böbrek nakli için 18 yaşını dolduran herkes verici olabilir. Böbrek nakli yaş sınırı için üst sınırı 65 olarak kabul edilmiş olsa da kişinin sağlık durumu, böbrek fonksiyonları yeterli olduğu durumda bu sınır yükseltirebilmektedir.

Böbrek Naklinden Sonra Nelere Dikkat Edilmeli

Böbrek nakli sonrası yapılması gereken en önemli durum, ilaçları her gün düzenli kullanmak, yeterli su içmek ve sorun oluştuğunda vakit geçirmeden doktora ulaşmaktır. Böbrek nakli sonrası laboratuar tetkikleri ile hasta sürekli takip edildiği için pek çok problemler belirtiler ortaya çıkmadan tespit edilebilir.

Böbrek nakli olanların dikkat etmesi gereken hususlar:

  • Tansiyon takibi ve kilo kontrolü yapılmalı
  • Vücut ısısı devamlı takip edilmeli
  • Sağlıklı beslenmeye önem verilmeli ve bol su içmeli
  • Sigara içmemeli, içilen ortamlardan uzak durulmalı
  • Düzenli egzersiz yapmalı, yürüyüş programı hazırlanmalı
  • Diş bakımı yapılmalı ve temizliğe dikkat etmeli
  • Şeker hastaları kan şekerini kontrol altında bulundurmalı
  • Evcil hayvanlardan uzak durulmalı
  • Böbrek nakli olan kimseler bir ay araç kullanmamalı

Böbrek nakli olan kimseler bağışıklık sistemini düzenleyen ilaçlar ile antibiyotik ilaçlar kullanırlar. İhtiyaç olması durumunda kolesterol ilaçları ve tansiyon ilaçları da kullanırlar. Hastaya bu ilaçları nasıl kullanacağı konusunda bir çizelge verilir. Buna uygun ilaçlar zamanında ve verilen dozda alınır.

ENFEKSİYON OLUŞMASI

Böbrek nakli olan kimseler için, enfeksiyon olması çok risklidir. Böyle bir durumda hemen doktora gitmelidir. Nakil olan hastalarda birkaç ayda ya da daha sonra enfeksiyon oluşabilir. Ateşin 37,5 derecenin üzerinde olması, halsizlik, üst solunum yolları enfeksiyonu, burun akıntısı olması halinde hastalara istirahat etmeleri tavsiye edilir. Fakat uzun süren ishal, idrarda yanma, bulantı, kusma, kas ağrısı ve titreme olduğu durumda vakit geçirmeden doktora gidilmelidir.

ORGAN REDDİ BELİRTİLERİ

Böbrek nakli olan kimselerde az sayıda da olsa organ reddi olabilir. Hastadan alınan kan örneği ile yapılan tetkiklerde kreatin seviyesi yükselir ise, erken aşamada organ reddi teşhisi konulabilir.

  • Greft bölgesinde ağrı, hassasiyet ve şişlik olması
  • Ateşte ve kan basıncında yükselme olması
  • Üre ve kreatin değerlerinin yükselmesi
  • İdrarda azalma ve yanma olursa
  • Hızla kilo alma, ödem ve sıvı birikmiş olursa
  • Bulantı ve kusma, iştahsızlık, genel vücut ağrısı, halsizlik

Yukarıda açıklanan rahatsızlıklarda vakit geçirmeden doktora bilgi verilmelidir.

Böbrek Aldırma Ameliyatı Ne Kadar Sürer

Böbrek ameliyatları genel olarak; böbrek nakli, böbrek taşları ameliyatları ve böbreklerde tümör gibi sağlık nedenlerinden dolayı yapılan cerrahi operasyonlardır.

BÖBREK NAKLİ AMELİYATI: Böbrek nakil ameliyatı genel olarak hastanın yaşı ve hastada ki sağlık sorunlarına göre değişiklik gösterir. Normal bir şekilde hiçbir sağlık sorunu olmayan genç insanlarda böbrek nakli ameliyatı 1,5-2 saat arasında gerçekleşir. Hastanın yaşı 50 ve üzerinde ise, böbrek nakli ameliyatı 5-6 saat arasında gerçekleşir. Bunun sebebi hastanın yaşından dolayı böbrek çevresinde olan damarlarda kireçlenme olmasından dolayı, ameliyat hem riskli hem de biraz uzun sürer. Ayrıca hastada kilo varsa, böbrek ameliyatının farklı olmasına sebep olabilir. Kilolu hastalarda bu ameliyat süresi 3,5 saate kadar da çıkabilmektedir. Hastada ağır şeker hastalığı, tansiyon gibi sorunlar varsa ameliyat riskli olur ve 4 saat gibi zaman alabilir. Eğer ki hasta hem yaşlı, hem de kilolu ise ameliyat 6 saat gibi bir zaman alabilir.

BÖBREK TÜMÖRÜ AMELİYATI: Kanser riski olan hasta ameliyatlarıdır. Kanser riski taşıyan tümörler böbreklere yapışık bir vaziyette büyürler. Bu sebeple bu tümörlerin bir an evvel alınması gerekir. Bu ameliyatlar iki farklı yöntemle yapılır. Bunlar açık cerrahi yöntem ve laporaskopi ameliyat yöntemidir. Günümüzde açık cerrahi ameliyatı çok fazla kullanılmaz. Yaygın olan ameliyat şekli laporaskopi ameliyatı ile hastanın böbreğinde bulunan tümörün çıkartılması ile gerçekleşir. Bu tümörler farklı boyutlarda olur. Çok büyük tümör oluşmuş ise böbrek komple alınarak kanser oluşmasına engel olunabilir. Oluşan tümörün büyüklüğüne göre ameliyat süresi de uzayabilir. Ortalama olarak bu ameliyatın yapılması 4-5 saati bulmaktadır.

BÖBREK TAŞLARI AMELİYATLARI: Böbrek taşları ameliyatı üç farklı yöntemle yapılır. Bunlar açık böbrek taşı ameliyatı, kapalı böbrek ameliyatı ve fileksible böbrek taşı ameliyatlarıdır.

Açık böbrek taşı ameliyatı: hastalar için en zor ve iyileşme süresi en uzun olan ameliyattır. Bu ameliyat 4-5 saat kadar sürmektedir.

Kapalı böbrek taşı ameliyatı: Çok fazla cerrahi müdahaleye maruz kalınmadan yapılan ameliyattır. Bu ameliyat en fazla 2 saat kadar sürer. Hasta bir gün hastanede kalır, ertesi gün taburcu edilir.

Fileksible böbrek taşı ameliyatı: Bu ameliyatta hastaya hiçbir cerrahi operasyon yapılmaz. Hastanın idrar kanalına girerek böbreklerdeki taşlara kadar ilerleyen cihaz, taşları yakarak idrardan atılmasını sağlar. Bu ameliyat 1,5 saat sürer ve hasta aynı gün taburcu edilir.

Böbrek Nakli Ücretleri

Sosyal güvencesi olanlar organ nakli için hiç para ödemeyecekler.

Sigortalılara 1 Ocak 2010 tarihinden itibaren A sınıfı özel hastanelerin kapılarının açılması ekonomik durumu yeterli olmayan hastalar için umut kaynağı olmuştur. Birçok nakil hastaları 20-30 bin TL olan böbrek nakli ücreti nedeni ile diyalize girmek zorunda kalıyordu.

Gelişmiş hastanelerin Sosyal Güvenlik Kurumu ile kalp ve kanser hastalıkları için branş anlaşmasının arkasından, yeni dönemde organ nakli operasyonları da aynı kapsama alındı. Sigortalı hastalarda artık organ nakilleri için tek kuruş ödeme yapmadan A kalite hizmet alabilecek. İlk olarak Memorial ve Florence Nightingale hastaneleri Sosyal Güvenlik Kurumu ile branş anlaşması imzalamış ve önemli olan bu süreci başlatmıştır.

Böbrek nakli ücretlerinin 20-30 bin TL’yi, karaciğer naklinin de 100 bin TL’yi bulan ücretleri insanların sıkıntı yaşamasına sebep olmaktaydı. Sosyal güvencesi olan hastalardan böbrek nakli ücretleri bundan sonra Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacaktır.

Böbrek ve karaciğer nakli konusunda branş anlaşması imzalayan Memorial Hastanesi Medikal Direktör Yardımcısı Dr. Sevim Şuekinci, anlaşmanın imzalanması ile sigortalı hasta başvuru sayısının arttığını söyledi. Organ naklinin hem ilaç hem de nakil anlamında maliyetlerinin yüksek olduğuna dikkat çeken Şuekinci, “biz bunu sosyal sorumluluk projesi olarak da değerlendiriyoruz. Sigortalı hastalara tek kuruş ödetmeden bu pahalı ameliyatları gerçekleştireceğiz. Hastanemizde dünya çapında ekiplerimiz bulunuyor. Hastalarımıza bu doktorlarla hizmet vereceğiz.” dedi.

Böbrek Hasta Haklarını Koruma Derneği Genel Başkanı Vahap Acar da uygulamanın olumlu olduğunu belirtti. Ülkemizde A sınıfı hastaneler dışında birçok hastanede de bu nakillerin yapıldığına dikkat çeken Acar, “ Devlet, bir böbrek nakli ücreti olarak 23 bin TL ödüyor. Bu iyi bir rakam” diye konuşmuştur. Diyalize giren bir böbrek hastasının devlete yıllık 60 bin TL masrafı olduğunu açıklayan Acar, bu yapılan uygulama ile masraflarında azalacağını belirtti.

Özel hastanelerde yapılacak kalp ameliyatı, kanser tedavisi ve organ nakli için bir düzenlemeye gideceklerini belirten Sağlık Bakanı Recep Akdağ, şöyle devam etti:” Organ nakli, kalp ameliyatı ve kanser tedavileri için vatandaşlardan tarafından hiç para ödenmeyecek. Kuralı öyle koyuyoruz. Özel sektörden hizmet alma konusunda 30 liralık tedavi için 10 lira cebinizden ödeyebilirsiniz. Bunlar imkân dâhilinde olabilir ama böbrek nakli için 20 bin, 30 bin ödemeyi vatandaşların birçoğu yapamaz.” şeklinde konuşmuştur.

Böbrek Naklinin Zararları

Diyaliz tedavisi çok gelişmiş olmasına vücutta devamlı olarak çalışan bir böbrek gibi toksit maddelerini, vücudu hiç etkilemeyecek şekilde dışarı atması mümkün değildir. Bu nedenle diyaliz tedavisinde geçirilen yıllar hastaları yıpratır.

Böbrek yetmezliği olan hasta için, böbrek nakli olmak uzun yaşamak anlamına gelir. Ancak nakil olabilmek için sevdiği insanlardan çok büyük fedakârlık yapmalarını isteyecektir. Özellikle böbrek bağışlayan kişilerde böbrek yetmezliği ve başka ciddi problemler olabileceği gibi, böbrek naklinin zararları toplumumuzda yaygın iken, böyle bir istek yapmak çok zor olur. Bu sebepten bütün böbrek yetmezliği hastalarının hayali bir gün nakil olmak olsa da bu isteklerini bastırırlar ve yakınlarından böbrek isteyerek onları zor duruma düşürmek istemezler. Bu durum da onların çok zor ve kısalmış bir ömrü kabul etmeleri anlamına gelmektedir. Hâlbuki günümüzde böbrek vericilerinin safra kesesi ameliyatlarından daha düşük risk aldığı, bir haftada normale döndüğü ve canlı vericiden böbrek naklinin % 95 başarılı olduğu bir gerçektir.

Toplumda yaygın olarak düşünüldüğü gibi, böbrek naklinin zararları arasında gösterilen, böbrek bağışlayan kişilerde böbrek yetmezliği gelişmesi riski artmaz. Amerika ve Avrupa’da bugüne kadar 100 bin dolayında insan böbrek bağışında bulunmuştur. Bu kişilerle ilgili yapılan istatiksel çalışmalar sonunda böbrek bağışlamanın, böbrek yetmezliği sorunu yaşatmadığını göstermektedir. Toplumlarda her bin kişiden biri tek böbrekli olarak doğmaktadır. Bu insanlar hayatlarını gayet sağlıklı olarak sürdürürler.

Böbrek bağışlayacak kişi için, böbrek naklinin zararları olarak gösterilen, böbrek yetmezliği riski olmasa da her ameliyatta olduğu gibi bu ameliyatın da getireceği riskler mutlaka vardır. Ancak bu riskler fıtık onarımı ya da safra kesesi ameliyatına göre çok daha küçüktür. Bütün dünyadaki verilere göre % 2 oranında yara enfeksiyonu, % 1 kesi yerinden fıtık gelişmesi, % 0,5 laparoskopik vakalarda ise bağırsak tıkanması gelişmesi riski vardır. Bu riskler göze alındığı zaman yakın akrabanızın on yılsonunda yaşama şansı % 6’dan, % 76’a çıkar.

Günümüzde dünyadaki gelişen organ nakli merkezlerinde akrabalarına böbrek bağışlamak isteyen kişilerden, böbrek endoskopik ameliyat tekniği ile teleskopik bir kamera kullanarak yapılmaktadır. Endoskopik yöntem ile ameliyat sonrasında oluşan sıkıntılar azalmış, böbrek bağışlamak isteyen kişilerin ameliyat stresi azalmış ve psikolojik olarak bir rahatlık getirmiştir.

Böbrek bağışlamak isteyen kişi, böbrek naklinin zararlarını değil, bir yakınına faydalı olmanın ne kadar güzel ve hayırlı bir davranış olduğunu düşünmelidir.

Kimlere Böbrek Nakli Yapılamaz

Böbrek nakli yapılamayan hasta sayısı çok azdır. Aktif iltihabı olan hastalara böbrek nakli yapılamaz. Bu durumdaki hastaların tedavileri yapıldıktan sonra böbrek nakli gerçekleştirilir.

Tümörü olan hastaların, tümörleri tedavi edildikten sonra tümörün cinsine belli bir süre bekledikten sonra nakil işlemi gerçekleşir. Tümörün başka organlara sıçradığı tespit edilen hastalarda, böbrek nakli yapılamaz.

Kan grubu uyumu olmayan hastalarda, nakil edilen böbreği kaybetme riski çok yüksek olmasından dolayı şu an genellikle tavsiye edilmez.

Alıcı ile vericinin kanlarının karıştırılmasıyla yapılan testin pozitif çıkması durumunda da böbrek nakli yapılamaz.

İleri yaş, böbrek nakli için göreceli bir engel durumdur. Hastanın genel durumu, organların durumu ve biyolojik yaşı birlikte değerlendirilir. Yaş durumu böbrek nakli için tek başına bir engel olarak düşünülmez.

Son dönem böbrek yetmezliğinin sebepleri diyabet ve hipertansiyondur. Diyabet hastalığı(şeker hastalığı) böbrek nakli olması gerekli olan bir gruptur. Tip I diyabet hastaları için, uygun kadavra bulunabilirse böbrek+pankreas naklide önemli bir şans olur. Şeker hastalığı vücudu çok yıprattığından buna böbrek yetmezliği ve diyaliz tedavisi de eklendiğinde hasta daha çok yıpranma yaşayacaktır. Bu nedenle diyabet hastalarına böbrek nakli olma şansının verilmesi çok gereklidir. Tip I diyabet hastalarında böbrek ve pankreasın aynı anda nakil edilmesi ile tek bir ameliyat sonunda diyaliz ve insülin tedavisinden kurtulmak mümkün olabilir. Hepatit B ve Hepatit C hastalarının, ileri karaciğer hastalıkları olmazsa böbrek nakli olabilirler.

Hepatit B ve Hepatit C virüsü karaciğerde hasara yol açarlar. Böbrek nakli sonrasında bağışıklık sistemini baskı altında tutan ilaçlar nedeni ile vücut hepatit virüsüne karşı olumsuz etkilenebilir. Bu nedenle fazla miktarda kanda virüs bulunan ve karaciğeri ciddi şekilde hasar görmüş hastalara böbrek nakli yapılamaz. Ancak hepatit B ve hepatit C virüsü olan ve karaciğerinde ciddi hasar olmayan hastalarda böbrek nakli, diyaliz tedavinde kalmaya göre daha sağlıklı ve rahat bir hayat sağlayabilir.

Canlıdan böbrek nakli işleminde doku uyumu olmadan nakil yapılmaktadır. Canlı böbrek naklinde doku uyumu olmadan Amerika ve Avrupa’da yıllardır uygulanan bir işlemdir.